Anasayfa » Spor » Başlangıcından Günümüze Olimpiyat Oyunlarının Tarihçesi

Başlangıcından Günümüze Olimpiyat Oyunlarının Tarihçesi

Olimpiyat oyunları her sporcunun katılmak ve dahası madalya kazanmak isteyeceği en büyük spor organizasyonudur. Öyle ki oyunlarda madalya kazanmak her zaman bir sporcunun kariyerindeki en prestijli nişan olmuştur. Daha da önemlisi olimpiyatlarda elde edilen başarı o sporcu için ülkesi adına gurur kaynağı demektir. Bu yazımızda geçmişi milattan önceye dayanan Dünya’daki en büyük spor organizasyonu olan Olimpiyatların tarihinden bahsedeceğim. İşte başlangıcından günümüze kadar Olimpiyat oyunlarının tarihçesi.

Olimpiyat Oyunları

3000 yıl kadar önce antik Yunanistan’da ortaya çıkan Olimpiyat Oyunları, 19. yüzyılın sonlarında yeniden canlandı. Hemen sonra da dünyanın önde gelen spor yarışması haline geldi. M.Ö. 8. yüzyıldan M.Ö. 4. yüzyıla kadar Oyunlar dört yılda bir batı Mora yarımadasında bulunan Olympia’da tanrı Zeus’un onuruna düzenlenirdi.

İlk modern olimpiyatlar 1896’da Atina’da gerçekleşti ve 12 ülkeden 280 katılımcı 43 etkinlikte yarıştı. O zamandan bu tarafa da I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı (1916, 1940, 1944) dışında her dört yılda bir düzenlenmiştir.

1994’ten beri ise Yaz Olimpiyat Oyunları ve Kış Olimpiyat Oyunları ayrı ayrı düzenlenmektedir. Ve iki yılda bir dönüşümlü olarak yapılmaktadır. Covid-19 salgını nedeniyle bir yıl ertelenen 2020 Yaz Olimpiyatları ise 23 Temmuz-8 Ağustos 2021 tarihleri ​​arasında Japonya’nın Tokyo kentinde yapılmıştır.

Olimpiyat Oyunlarının Tarihçesi – Başlangıç

Antik Olimpiyatların ilk yazılı kayıtları M.Ö. 776 yılına dek uzanmaktadır. M.Ö. 776 yılının yaz ortasında Peloponez yarımadasının son derece uygar doğu kıyısındaki Olympia‘da bir festival düzenlenmiştir.

Sadece tek etkinliğin olduğu bu Olimpiyatı Coroebus adlı bir aşçı kazandı. Coroebus ilk Olimpiyat şampiyonu olarak da tarihe geçti. Bu etkinlik, ismi stade olan (modern “stadyum” un kökeni) 192 metrelik bir parkurda yapılan bir koşu yarışı idi.

Bununla birlikte, genellikle Oyunların o zamana kadar uzun yıllardır devam ettiğine de inanılmaktadır. Efsaneye göre Zeus ve ölümlü kadın Alcmene’nin oğlu Herakles (Romalı Herkül), M.Ö. 6. yüzyılın sonunda tüm Yunan spor festivallerinin en ünlüsü haline gelen Oyunları kurdu.

Antik Olimpiyatlar, Zeus’u onurlandıran dini bir festival sırasında 6 Ağustos ile 19 Eylül arasında her dört yılda bir gerçekleştirilmiştir. Ayrıca dine bağlılığın bir göstergesi olarak da Oyunlar süresince tüm savaşlar son bulmaktaydı.

Oyunlar adını, Yunanistan’ın güneyindeki Mora yarımadasının batı kıyısına yakın bir yerde bulunan kutsal bir yer olan Olympia‘dan aldı. Oyunların etkileri çok büyüktü. Zira antik tarihçiler, Olimpiyat Oyunları arasındaki dört yıllık artışlarla zamanı ölçmeye başladılar.

13 Olimpiyattan sonra, Olimpiyat etkinliklerine iki yarış daha dahil edilmiştir. İlki “Diaulos” ki kabaca günümüzün 400 metre yarışına eşit kabul edebiliriz. İkincisi de adı “Dolichos” olan daha uzun mesafeli bir yarış. Dolichos muhtemelen 1500 metre veya 5000 metre yarışına denk gelmekte.

Beş yarıştan (koşu, uzun atlama, disk ve cirit atma, güreş) oluşan Pentatlon M.Ö. 708’de oyunlara dahil edilmiştir. Boks M.Ö. 688’de, iki tekerlekli araba yarışları ise M.Ö. 680’de ajandaya eklendiler. M.Ö. 648’de boks ve güreşin neredeyse hiçbir kuralı olmayan bir kombinasyonu olan “pankration” kapsama girdi.

Antik Olimpiyat Oyunlarına katılım başlangıçta Yunanistan’ın özgür doğmuş erkek vatandaşlarıyla sınırlıydı; ayrıca kadın yarışmaları yoktu ve evli kadınların yarışmaya katılması yasaktı.

Olimpiyat Oyunlarının Tarihçesi – Olimpiyatsız Geçen 1500 Yıl

2. yüzyılın ortalarında Roma İmparatorluğu Yunanistan’ı fethettikten sonra Oyunlar devam etti. Ancak standartları ve kalitesi düştü. Örneğin, M.S. 67’de İmparator Nero, bir Olimpiyat araba yarışına girdi. Ancak yarış sırasında arabasından düşen İmparator rezil olsa bile kendini kazanan ilan etti.

Diğer yandan kişisel kazançlar için rekabet Olimpiyat idealinden uzaklaşmaya sebep oldu. Birçok kazanan kendilerini tanrılaştırmak için heykeller dikti. Bunun üzerine M.S. 393’te, bir Hristiyan olan İmparator I. Theodosius, tüm “pagan” festivallerinin yasaklanması çağrısı yaptı. Bu kararı ile İmparator yaklaşık 12 yüzyıl sonra antik Olimpiyat geleneğine son verdi.

Fransa’dan Baron Pierre de Coubertin’in (1863-1937) çabaları sayesinde Oyunların yeniden dirilmesi için 1500 yıl daha geçecekti.

Coubertin kendini beden eğitimine adamış bir gençti. Antik Olimpiyat bölgesini ziyaret ettikten sonra modern bir Olimpiyat Oyunları oluşturma fikrinden ilham aldı. Kasım 1892’de Paris’teki Union des Sports Athlétiques toplantısında Coubertin, Olimpiyatları her dört yılda bir düzenlenen uluslararası bir atletizm yarışması olarak yeniden canlandırma fikrini önerdi.

Yetersiz desteğe rağmen ısrarları sonucunda 16 Haziran 1894’te uluslararası bir spor kongresi toplandı. Kongreye Belçika, İngiltere, Fransa, Yunanistan, İtalya, Rusya, İspanya, İsveç ve ABD’den delegeler katıldı. Dokuz ülkeden oybirliği ile destek buldu.

Böylece modern Olimpiyat Oyunlarının yönetim organı olacak olan Uluslararası Olimpiyat Komitesi‘ni (IOC – International Olympic Committee) kurmak için ihtiyaç duyduğu onayı aldı. Coubertin başlangıçta Olimpiyat Oyunlarını Fransa’da düzenlemeyi planlamıştı. Ancak delegeler onu Yunanistan’ın ilk modern Olimpiyatlara ev sahipliği yapmak için uygun ülke olduğuna ikna etti.

Olimpiyat Oyunlarının Tarihçesi – Modern Olimpiyat Oyunları

İlk modern Olimpiyatlar 1896’da Yunanistan’ın Atina kentinde yapılmıştır.

Açılış töreninde Kral I. Georgios ve 60.000 kişilik bir kalabalık, atletizm de dahil olmak üzere 43 etkinlikte yarışacak 12 ulustan (tümü erkek) 280 katılımcıyı ağırladı. Bununla birlikte etkinliklere jimnastik, yüzme, güreş, bisiklet, tenis, halter, atıcılık ve eskrim de dahil idi.

1896 Oyunları, M.Ö. 490’da Marathon’dan (Yunanistan’da bir kasaba) Atina’ya Perslere karşı bir zafer haberi getiren Yunan askerinin 25 millik rotasını takip eden ilk Olimpiyat maratonunu içeriyordu. Buna gönderme yaparcasına bir Yunan “Spyridon Louis” bu etkinlikte altın madalyayı kazanan ilk sporcu oldu.

Özetle 1896 oyunları modern olimpiyat oyunları tarihi için başlangıç noktasıdır.

Yazı Önerisi: Maraton kaç km?

Sonraki tüm Olimpiyatlar, hiçbir Oyun olmadığında bile numaralandırılmıştır. Çünkü 1916’da Birinci Dünya Savaşı sırasında ve 1940 ile 1944’te İkinci Dünya Savaşı sırasında Olimpiyatlar yapılamamıştır.

Modern Oyunların resmi sembolü, Kuzey ve Güney Amerika, Asya, Afrika, Avrupa ve Avustralya kıtalarını temsil eden iç içe geçmiş beş renkli halkadır. Beyaz zemin üzerinde bu sembolün yer aldığı Olimpiyat bayrağı ilk kez 1920’de Antwerp Oyunlarında dalgalanmıştır.

Olimpiyatlar, 8. Oyunların Paris’te düzenlendiği 1924 yılından sonra gerçekten uluslararası bir spor etkinliği haline geldi. O yıl 44 ülkeden yaklaşık 3.000 sporcu (aralarında 100’den fazla kadın) yarıştı. Ve Oyunlar ilk kez bir kapanış töreni düzenledi. Kış Olimpiyatları, artistik patinaj, buz hokeyi, kızak ve biatlon gibi etkinlikler de dahil olmak üzere o yıl başladı.

Seksen yıl sonra, 2004 Yaz Olimpiyatları bir yüzyıldan fazla bir süredir ilk kez Atina’ya döndü. Ve Atina Olimpiyatlarında rekor sayıda (201 ülke) ülkeden yaklaşık 11.000 sporcu yarıştı. Hem eski hem de modern Olimpiyat geleneklerini birleştiren bir jestle, o yıl atış yarışması Olympia’daki klasik Oyunların sahasında yapılmıştır.

Olimpiyat Başlangıç ve Bitiş Seremonisi

Olimpiyat oyunları, olimpiyatlara katılan tüm sporcuların resmi geçidiyle başlar. Sporcular milli gruplar halinde stadyuma gelirler. Oyunların yapıldığı ülkenin devlet başkanı oyunların resmen başladığını ilan eder.

Bir atlet Olympia’da koşucuların elden ele geçirerek getirdikleri olimpiyat meşalesiyle stadyumdaki meşaleyi yakar. Böylece olimpiyat oyunlarının başladığı resmen ilan edilmiş olur. Bu meşale oyunların sonuna kadar söndürülmez.

Madalya törenleri her yarışın sonunda yapılmaktadır. İlk üç dereceye girenler şeref kürsüsüne çağrılır. Birinciye altın, ikinciye gümüş, üçüncü olan sporcuya da bronz madalya verilmektedir. Üç ülkenin de bayrağı direğe çekilir. Bando birinci gelen ülkenin milli marşını çalar.

Bu yazımızda Olimpiyat oyunlarının tarihçesi üzerine geçmişten günümüze uzanan bir serüvene çıkmış olduk. Günümüzdeki en popüler spor dallarından ve aynı zamanda Olimpiyat oyunlarından biri olan Futbolun tarihini de okumak ister misiniz?

Kaynak:
https://www.history.com/topics/sports/olympic-games

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir